DünyaGüncel

MLPD Merkez Komitesi’nden ‘Münih Komünistler Davası’na ilişkin açıklama

Alman Federal Yüksek Mahkeme'sinin (BGH), 'Münih Komünistler Davası'nda temyiz başvurusunu reddetmesi üzerine MLPD Merkez Komitesi, kamuoyuna 'anti-komünizme fırsat vermeme ve protesto eylemleri' yapma çağrısında bulunan bir açıklama yaptı.

Alman Federal Yüksek Mahkeme’sinin (BGH), ‘Münih Komünistler Davası’nda temyiz başvurusunu reddetmesi üzerine açıklamaya yapan MLPD Merkez Komitesi, “Son zamanlarda Yeşiller, SPD, CDU/CSU, FDP ve AfD’den burjuva politikacılar, Türkiye’nin faşist cumhurbaşkanı Erdoğan’ı manipüle edilmiş yeniden seçilmesinden dolayı kutladılar ya da bunun için timsah gözyaşları döktüler. Aynı zamanda Alman yargısı da Türkiye’deki faşist diktatörlüğe karşı mücadele edenleri bastırmak için onun kirli işlerini yapıyor” dedi

Dün, TKP/ML’ye karşı açılan “Münih Komünistler Davası “nda savunma avukatlarına, Federal Yüksek Mahkeme’nin (BGH) Türkiyeli komünist ve özgürlük savaşçılarına verilen uzun hapis cezalarına karşı yapılan temyiz başvurusunu reddeden kararın tebliğ edildi.

2020 yılında Münih Yüksek Bölge Mahkemesi on Türkiyeli devrimciyi iki yıl dokuz ay ile altı yıl altı ay arasında değişen hapis cezalarına mahkum etmişti. Sanıkların hiçbiri Almanya’da şiddet eylemleri veya cezai suçlarla suçlanmamıştı.

MLPD basın sözcüsü Peter Weispfenning konuyla ilgili olarak şunları söyledi: “MLPD, diğerlerinin yanı sıra Müslüm Elma’nın bir yıl üç ay, Erhan Aktürk’ün bir yıl ve Deniz Pektaş’ın bir yıl sekiz ay süreyle yeniden cezaevine girecek olmasını protesto etmektedir. BGH tarafından itirazın reddedilmesinin komünist dünya görüşünü kriminalize ettiği gerçeğine itiraz ediyoruz. Tüm ciddiyetimizle, hükümlüler yasal olarak ‘komünist bir toplumu’ savunmakla suçlanmaktadır. İnsanların ve doğanın sömürülmediği ve baskı altında tutulmadığı, sınıfsız bir toplumu savunmak ancak sıkı anti-komünistler tarafından kınanabilir!”

“Mahkemenin bu kararı, Almanya’da bilimsel sosyalizmin ve Marksizm-Leninizmin daha genel bir kriminalizasyonunu hazırlamayı mı amaçlıyor?” sorusunu yönelten Weispfenning, karar ilişkin ‘bu, anti-komünizmi aşırıya götürür ve hiçbir komünist tarafından kabul edilemeyeceği gibi, hiçbir demokrat ya da eleştirel kişi tarafından da kabul edilemez’ vurgusu yaptı.

Demokratik kamuoyunun dikkatli olması, devlet baskısına, hükümetin sağcı gelişimine ve Almanya’daki devlet aygıtının faşistleşmesine yönelik eleştirilerin arttırılmasının önemli olduğunu kaydeden Weispfenning, “Özellikle insanlığın varlığının küresel çevre felaketi ve yaklaşan nükleer bir üçüncü dünya savaşı tarafından tehdit edildiği günümüzde, kriz içindeki kapitalist sosyal sisteme karşı sosyal alternatifler üzerine geniş bir kamuoyu tartışması yapılmalıdır. Bu anlamda MLPD, gerçek, bilimsel sosyalizm için ve anti-komünizmin çarpıtmalarına karşı bir kampanya başlatmaktadır” diye belirtti.

Protesto eylemleri için çağrı

17 Haziran 2016 tarihinde, 1980’lerin sonlarından bu yana Almanya’da görülen en büyük devlet koruma davası Münih Yüksek Bölge Mahkemesi Devlet Koruma Senatosu’nda başladı. Sanıklar, yurtdışında sözde bir “terör örgütüne” üye olmakla suçlanan Türkiye/Kuzey Kürdistan’dan 10 komünistti. Duruşmalar sırasında sanıklar, kanıtlamak bir yana, herhangi bir somut suçla bile itham edilemediler. Mesele sadece devrimci tutumları ve örgütlülükleridir! Sanıkların yılmaz kararlılığı ve protestolar nedeniyle tutuklamalara 2020 yılında ara verilmek zorunda kalındı.

Bu cezaları ve yeni tutuklamaları protesto eden, anti-komünizme fırsat vermeme ve protesto eylemleri yapma çağrısında bulunan MLPD, ‘Mahkumiyeti kabul etmeyeceğiz!’ diyerek şu talepleri sıraladı:

  • “BGH kararı geri çekilsin! Tüm sanıklar için derhal beraat!
  • 129a + b kaldırılsın ve “zulmetme yetkisine” son verilsin!
  • Alman hükümetinin Erdoğan rejimi ile işbirliğini durdurun!”
Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu